Amerika'nın Batı'ya Genişlemesi: Meriwether Lewis ve William Clark

Thomas Jefferson başkan olmadan yıllar önce, Amerika'yı geçip Pasifik Okyanusu'na varmak için kullanılabilecek bir nehir yolu bulmayı ümit ediyordu. Bu şekilde doğuyla ticaret İngiliz ve Kanada yerine ABD'ye kayacaktı.

Lewis ve Clark'ın Columbia Nehri üzerindeki resmi. Charles Russell tarafından yapılmıştır.

Meriwether Lewis ve William Clark isimli iki Amerikalı kaşif, 26 Mayıs 1805 günü güneşli bir öğleden sonra, Missouri Irmağı'na bakan bir tepeye tırmandı. Karşısında geçen bir yıl içinde yaşanan tüm tehlikeleri, çekilen zorlukları ve uğranan başarısızlıkları unutturacak bir manzara göründü. Amerika'nın batısına doğru düzenlenen ilk keşif seferinin bu öncüleri, Missouri Irmağı'nın karmaşık yolunu izleyerek, Rocky Dağları'nı aşıp, Pasifik Okyanusu'na varan bir yol keşfetmişti.

Coşkun ırmak göz görebildiğine akıyordu. Lewis daha ötelerde, görüş alanının dışında daha önce hiçbir Avrupalının ya da Amerikalının görmediği Büyük Çağlayanların olduğunu öğrenmişti. Irmak alçak tepelerin arasından akıyor, uzaklarda, belki 90-100 km uzakta dorukları karla kaplı sıradağlar uzanıyordu. Bunlar Kayalık Dağlar'dı. Lewis için sefer amacına ulaşmış, uzun zamandır aradıkları şey bulunmuştu: Amerika'nın batısının bugüne kadar kimsenin görmediği topraklarından Pasifik Okyanusu'na uzanan bir ırmak yolu.

Lewis ve Clark'ın Columbia Nehri üzerindeki resmi. Charles Russell tarafından yapılmıştır.
Lewis ve Clark'ın Columbia Nehri üzerindeki resmi. Charles Russell tarafından yapılmıştır.

O ana dek yolları büyük ölçüde çayırlardan geçmişti ve her yerde yardımcı olabilecek Fransız tacirler, avcılar ve Kızılderililer vardı. Ama kaşifler artık tek başlarınaydılar. Lewis'in günlüğüne yazdığı gibi: "Bu karlı engellerin Pasifik yolunda büyük olasılıkla önümüze çıkaracağı güçlükleri, ekibimle birlikte çekeceğimiz acı ve zorlukları düşündüğümde, onlara bakarken hissettiğim sınırsız sevinç bir ölçüde dengelendi ve düşüncelere daldım."

O dağları seyrederken, kendimi, o güne dek sınırsız kabul edilen Missouri'nin kaynağına bu kadar yakın bulduğum için gizli bir sevinç hissettim.

Meriwether Lewis

ABD Başkanının Desteklediği Meriwether Lewis

Meriwether Lewis ABD Başkanı Thomas Jefferson'ın sekreteriydi. Jefferson yakın zamanda Mississippi'nin batısındaki, kaşif La Salle'in, Fransa Kralı XIV. Louis'nin onuruna isimlendirdiği Louisiana'nın tamamını Fransa'dan satın almıştı. Bu toprakların araştırılıp haritasının yapılmasını istiyordu ve bu iş için de Lewis'i seçerek görevlendirdi. Lewis de kendisine yardımcı olarak eski arkadaşı William Clark'ı yanına aldı. Her ikisi de Virginia'lıydı ve Amerikan ordusunda subaydılar.

Amerika'nın batısına doğru çıkılan bu ilk keşif seferine bir yıldan biraz fazla bir süre önce St. Louis'den, üç tekne, 43 adam ve taşıyabildikleri kadar malzemeyle çıkmışlar, ilk yılın sonunda Missouri'den yukarı 1000 mil çıkmışlardı.

Madalya ve bayrak gibi armağanlar dağıtarak Siuların ve Arikaraların bölgesi Missouri, Oto'dan geçtiler. Barış çubukları içmiş, dostluk yeminleri etmişlerdi. Birden fazla kez neredeyse teknelerini kaybediyorlardı. Çayırlar av doluydu ve kaşifler geyik ve sığır etiyle beslendiler, birazını da yolculuklarının ileri aşamaları için kuruttular. Kızılderililerle ilişkiler özellikle iyiydi ve ekip yerlilerin geleneklerine titizlikle uymaya özen gösteriyordu.

Arikara Kızılderilileri özellikle ekibin siyahi üyesi olan Clark'ın York isimli kölesine bayılmışlardı. Kızılderililer daha önce hiç siyah adam görmemişlerdi. Kaslı, etkileyici bir erkek olan York, yamyamlık hikayeleri ve kendinden geçercesine yaptığı danslarıyla onları hayretler içinde bırakmıştı.

Batı Amerika'daki Dost Yerliler

Çok sert geçen 1804-1805 kışında, dost Mandan Kızılderililerinin arasındayken Fransız tacir Toussaint Charbonneau ekibe çevirmenleri olacak karısı Sakajava'yı getirdi. Sakajava toprakları çok daha batıda olan Şoşon kabilesinden soylu bir kadındı ve bir baskın sırasında kaçırılmıştı. Yaşının ancak 18 civarında olmasına rağmen yolculuğa dayanıklı olduğunu gösterdi; yeni doğan oğlu Jean-Baptiste'i sırtında taşıdığı halde herkese ayak uydurdu.

Ekip doğru yolu belirlemek için birkaç hafta Missouri'de dolaşarak keşif yaptı. Lewis son dakikada tepedeki gözlem noktasından Büyük Çağlayan'dan aşağı akan Missouri Irmağı'nın nefes kesen manzarasını görüp sevindi.

Büyük Çağlayan'ı tekneyle aşmak olanaksız olduğundan, kaşifler kıyıdan dolanmak zorundaydılar. Yollarına tekrar su üzerinden devam etmek istediklerinden, yatağı daralıp akıntısı hızlanan ırmaklar yüzünden ilerlemek zorlaştı. Arazi çok güzel ama görünürde ıssızdı. Yine de, yiyecek temin etmek için bolca av vardı. Sonunda Sakajava heyecan içinde bölgeyi tanıdığını; yakında halkının yanına varacaklarını söyledi.

'Avrupalı kıyafetler'

Ağustos 1805'te Sakajava kardeşi Şef Kameahvait (Asla Yürümeyen Kişi) tarafından karşılandı ve kaşifler Şoşonlardan sıcak ilgi gördüler. Kayalık Dağlar'ı büyük zorluklarla tırmandıktan sonra ve Lolo Trail yoluyla tehlikeli bir inişin ardından bir başka kabileyle, "Nez Perce"lerle karşılaştılar. Neyse ki onlar da dosttu, çünkü kaşiflerin çoğu dizanteriye yakalanmıştı ve iyileşmek için zaman ve bakıma ihtiyaçları vardı.

Yolcular ekim ayında, denize varana kadar Kayalık Dağlar'ın birkaç sırasını daha aşmak zorunda olduklarını fark etti. Oyma kanolar yapıp tehlikeli Calilo Çağlayanı da dahil, çağlayanları aştılar. Sonra Cascade Sıradağları'nı Columbia Irmağı vadisinden geçtiler.

Kaşifler akarsular ağının sonuna yaklaştığında, yolculuk da sona eriyordu. Ya da onlar öyle sandılar. Nehir gelgitten etkileniyordu ve teknelerinin çevresini liman fokları kuşatmıştı. Bölgede yaşayan Kızılderililerin bir kısmının giydiği Avrupalı kıyafetlerini Pasifik'teki tacirlerden aldıkları açıktı. Clark şöyle yazdı: "Kampta büyük sevinç … kayalarda patlayan dalgaların uğultusu açıkça duyulabiliyor."

Doğa Koşullarına Karşı Zafer

Aslında vardıkları için sevindikleri yer açık deniz değil, yalnızca Columbia Irmağı deltasındaki Grays Körfezi'ydi. Hava kaşiflerin aleyhine dönünce kışın konaklayacakları bir yer yapmak zorunda kaldılar. Nehir ağzının güney tarafındaki, adını bölgede yaşayan Kızılderili kabilesinden alan Clatsop Kalesi ancak 30 Aralık'ta bitti. Bu yapının bir kopyası bugün aynı yerde durmaktadır.

Önlerinde sürekli yağan yağmur ve okyanus kasırgalarıyla dolu, ürkütücü bir kış uzanıyordu. Etler hemen çürüyor, herkes romatizma ağrıları çekiyordu. Koşullar böylesine zorluyken bile, Meriwether Lewis ile William Clark hedeflerine ulaşmışlardı: Pasifik kıyısına bir yol açılmış, artık daha geliştirebilir, daha kullanışlı hale getirilebilirdi. Batının uçsuz bucaksız toprakları onların arkasından gelecek sayısız serüvencinin yerleşimine açık olacaktı.


Yazının bu bölümünde Başkan Thomas Jefferson eşliğinde yeni toprakların kimlerden nasıl satın alındığını veya kazanıldığını adım adım anlatacağız. Bu dönemde Florida, Teksas, Kaliforniya, Utah, New Mexico, Arizona ve Alaska ABD topraklarına dahil edildi.

Amerika'nın Batı Amerika'ya Genişleme Hikayesi

Thomas Jefferson başkan olmadan yıllar önce, Amerika'yı geçip Pasifik Okyanusu'na varmak için kullanılabilecek bir nehir yolu bulmayı ümit ediyordu. Bu şekilde doğuyla ticaret İngiliz ve Kanada yerine ABD'ye kayacaktı.

Bu planın önündeki engel Mississippi'nin batısındaki, Louisiana denen bölgeydi. 1800'e kadar İspanya'ya ait olan bölgeyi Napolyon Bonapart ele geçirmişti; New Orleans merkezli bir Fransız imparatorluğu kurup ABD'yi fethetmeyi ve hatta Kanada'yı da İngilizlerden geri almayı hayal ediyordu. Düzenlediği harekat ona 35000 adama mal oldu ve çok geçmeden Amerika'ya olan ilgisini yitirdi.

1883 Conestoga Vagonu
1883 Conestoga Vagonu

Jefferson stratejik New Orleans limanının peşine düştü ve 1803'te Napolyon, limanı satabileceğini ima etti. Sonuçta Jefferson'ın Paris'teki elçisi Robert Livingston ve özel temsilcisi James Monroe çok daha büyük bir ödülle geri döndüler. Onlar New Orleans ile Batı Florida'yı 10 milyon dolara kadar, sırf New Orleans'a ise 7,5 milyon dolar teklif verme talimatını almışlardı. Ancak 11 Nisan 1803'te Napolyon'un Dışişleri Bakanı Talleyrand Livinston'a açıkça şu şaşırtıcı soruyu sordu: "Louisiana'nın tamamı için ne verirsiniz?" Napolyon bu parayı Avrupa'daki savaşlarında kullanmak ve İngilizlerin Louisiana'yla ilgili olası bir planını engellemek istiyordu.

Monroe ile Livingston Louisiana'nın tamamını 11,25 milyon dolara aldılar. Fransız vatandaşlarına ödenen tazminat ve son faiz ödemeleriyle birlikte bu tutar 27,26 milyon doları buldu. ABD'nin toprakları bir kalem oynatışıyla iki katına çıkmıştı. Bedeliyse, dört dönümü için yaklaşık 5 cent.

Livingston "ABD bugünden itibaren birinci sınıf güçler arasındaki yerini alacaktır." demiştir. Zaman içinde bu yeni topraklarda 13 eyalet doğacaktı. Napolyon şöyle diyordu: "Bu toprak alımı ABD'nin gücünü sonsuza denk pekiştirecektir. Ben İngiltere'nin denizlerdeki gururunu er geç alt edecek bir rakip çıkardım."

Meriwether Lewis ve William Clark Neleri Başardı?

Keşif seferinin başlıca amacı olan, Rocky Dağları'nı geçerek Büyük Okyanus'a ulaşan bir yol olduğunu kanıtlama görevi başarılmıştı. Arazinin haritası çıkarıldı, bitkilerle hayvanlar kayda geçirildi. Kızılderili kabilelerin çoğuyla ittifak kuruldu ve bölge resmen ABD'ye dahil edildi. Bu öncü yolculuk olmasaydı, İngilizler büyük olasılıkla ticaret yollarına hükmedecek ve belki de bu bölgenin büyük bölümünü ilhak edeceklerdi.

Jefferson kaşiflerin Pasifik kıyısından geri dönmelerini sağlamak için hiçbir hazırlık yapmamış, belki de onlardan umudu kesmişti. Bu yüzden aynı derecede tehlikeli bir dönüş yolculuğuna çıkmaları gerekti. Dönüş yolculuğunun bir bölümünde Lewis ve Clark ayrı yollar izlediler: Lewis Missouri Irmağı ve Rocky Dağları üzerinden daha kolay bir yol bulurken, Clark da Yellowstone Irmağı'nın yatağını araştırdı.

Ekip iki yıldan uzun bir sürede tek bir adam yitirmiş, Çavuş Floyd apandisitten ölmüştü. Yalnızca dönüş yolunda tüfeklerini çalmaya kalkışan Karaayak kabilesinden iki Kızılderili öldürdüler. Bir keşif seferinin hedeflerini böylesine tam gerçekleştirip bu kadar az bedel ödemesi çok ender görülmüştür. Jefferson 1806'da Kongre'ye gönderdiği mesajda onları tebrik etti: "Lewis ve Clark'ın ve cesur yoldaşlarının azimli hizmetleriyle ülkelerinden çok şey hak ettiklerini söylemek doğru olur."

Amerika'nın Batısına Nasıl Yerleşildi?

Lewis ile Clark'ın büyük yolculuğundan sonraki yıllarda Mississippi'nin hemen batısındaki topraklara düzenli bir şekilde göçmenler yerleşti. Daha da batıda kalan topraklara önce avcılar ile çok değerli kunduz kürkünün peşindeki tacirler gittiler. 1840'lara gelindiğinde Amerika'nın nüfusu 1800'lere oranlara iki katına çıkmıştı. Kısmen doğudaki buhranın da etkisiyle batıya akın başladı. Yerleşimciler genelde kürk tüccarlarının açtığı, Missouri'den dağların ötesindeki Oregon'a kadar uzanan Oregon Yolu'ndan gidiyorlardı. 1843'teki büyük araba kervanını başka pek çokları izledi. 1846'da, kara kışa yemeksiz gıdasız yakalanan Donner kervanı gibi, bazılarının sonu felaket oldu. 1847'deki Mormonların göçü en iyi planlanmış yolculuklardandı.

Güneye doğru giden pek çok yerleşimci uçsuz bucaksız Teksas topraklarına yerleşmeye başlamıştı. Burası da Kaliforniya gibi 1821'de İspanya'dan bağımsızlığını elde elden Meksika Cumhuriyeti'ne aitti ama Meksikalılar bölgeyi geliştirmek için hiçbir şey yapmıyorlar ve Amerikalıların yerleşmesine izin veriyorlardı. Bu arada demir yolları hızla gelişmiş, 1840'a gelindiğinde yaklaşık 4800 km ray döşenmiş, Apalaş Dağları'na varılmıştı.


İlgili: Meksika-Amerika Savaşı: ABD'nin Büyük Toprak Kazanımı


Öncelikli Satın Alma Yasası

Kızılderili kabileleriyle ilişkiler Lewis ve Clark döneminde son derece dostçayken, kısa zamanda bozuldu. Kızılderili nüfusu seyrekti ve kıtanın ortasındaki geniş ovalarda yaşayan kabilelerin çoğu avcılık ekonomisiyle geçiniyor, çok büyük alanlarda bizonları ve diğer av hayvanlarını izliyorlardı. Bu halkların toprak mülkiyeti anlayışı yerleşik çiftçilerinkinden farklıydı. Çoğu, ilk gelen beyaz adamları misafir ve tüccarlar olarak kabullenmiş, ancak yüz binlerce yerleşimci topraklarını çevirmeye başlayınca çatışma kaçınılmaz olmuştu.

Daha 1830'da Başkan Jackson veya Kızılderililerin ona verdiği isimle "Keskin Bıçak" bütün Kızılderili kabilelerini Mississippi'nin batısına taşınmaya zorlayacak bir kanun çıkardı. Burada onlara kalıcı bölgeler ayrılacak ve beyazların buralara yerleşmesi yasaklanacaktı. Ancak daha bu anlaşmanın mürekkebi kurumadan yerleşimciler batıya, Iowa'ya doğru ilerliyorlardı.

"Kalıcı Kızılderili sınırları" tekrar batıya çizildi. Bunun sonucunda binlerce Kızılderili zorla sürüldü. Çerokiler kış günü zorla topraklarından çıkartıldıklarında, her dört Kızılderili'den biri yolda öldü. Sonunda ABD, "… Apaçık kaderimiz Tanrı tarafından yıldan yıla çoğalan milyonlarca insanımıza bağışlanan kıtaya yayılmaktır" sloganı ile Pasifik'e kadar tüm kıtada hak iddia etti. Bu iddia 1860'ta Kongre tarafından kabul edilen Öncelikli Satın Alma Yasası'na da yansıdı.

Sırasıyla Amerika'nın Batı Amerika'ya Genişleme Süreci

Louisiana'nın satın alınmasının arkasından ABD kolonileşme, satın alma ya da savaş yoluyla daha da genişledi:

  • 1819: ABD Florida'nın geri kalanını İspanya'dan 5 milyon dolara satın alıyor ve Teksas'ın İspanyollara ait olduğunu kabul ediyor.
  • 1836: Teksas'taki Amerikalı göçmenler bağımsızlık ilan ediyor ve Meksika Cumhuriyeti ordusunu püskürtüyorlar.
  • 1846: İngiltere ile Oregon arasındaki anlaşmazlık çözümleniyor ve sınır 49. enlemde sabitleniyor. ABD Meksika'yla savaşta.
  • 1848: ABD Kaliforniya, Utah ve tekrar New Mexico ile Arizona'nın büyük bölümünü elde ediyor. Kaliforniya'da altın bulunuyor.
  • 1853: ABD, Arizona ve New Mexico'nun tamamını satın alıyor.
  • 1867: ABD Rusya'dan Alaska'yı satın alıyor. Meksika'nın kuzeyinde, Kanada hariç Kuzey Amerika'nın tamamı.

Amerika'nın Batı'ya Genişlemesi Hakkında Sık Sorulanlar

Batıya Doğru Genişleme neydi?

Batıya Doğru Genişleme, yerleşimcilerin ve öncülerin 19. yüzyılda Amerika Birleşik Devletleri'nin doğu bölgelerinden Büyük Ovalar, Rocky Dağları ve Pasifik Kıyısı dahil olmak üzere batı bölgelerine doğru hareketini ifade eder. Manifest Destiny kavramı ve toprak, kaynak ve ekonomik fırsat arzusu da dahil olmak üzere çeşitli faktörler tarafından yönlendirildi.

Manifest Destiny (Açık Kader) neydi?

Manifest Destiny, 19. yüzyılda yaygınlaşan ve Amerika Birleşik Devletleri'nin topraklarını kıyıdan kıyıya genişletmesinin kaderi ve görevi olduğu inancıydı. Birçok Amerikalının zihniyetini etkilemiş ve batıya doğru genişleme ve Kızılderili kabilelerinin yerlerinden edilmesi için ahlaki bir gerekçe sağlamıştır.

Homestead Yasası neydi?

Homestead Yasası, 1862 yılında Amerika Birleşik Devletleri hükümeti tarafından çıkarılan ve batı bölgelerinde yerleşimi teşvik eden bir yasaydı. Araziyi iyileştirmek ve işlemek isteyen bireylere veya ailelere 160 dönümlük kamu arazisi sağlıyordu. Homestead Yasası, Batıya Doğru Genişlemenin teşvik edilmesinde ve tarımsal kalkınmanın desteklenmesinde önemli bir rol oynamıştır.

Louisiana'nın satın alımı Batıya Doğru Genişlemede nasıl bir rol oynadı?

Louisiana'nın satın alımı, Batıya Doğru Genişlemede önemli bir olaydı. Amerika Birleşik Devletleri 1803 yılında Fransa'dan geniş bir toprak satın alarak ulusun büyüklüğünü iki katına çıkardı. Bu satın alma, batıya doğru göç ve keşif için temel oluşturarak yerleşim ve genişleme için yeni fırsatlar yarattı.

Oregon Yolu neydi?

Oregon Yolu, 19. yüzyılda binlerce öncü tarafından Amerika Birleşik Devletleri'nin doğu kesiminden Kuzeybatı Pasifik'teki Oregon Bölgesi'ne seyahat etmek için kullanılan tarihi bir rotaydı. Bu, yaklaşık 3220 km süren ve yol boyunca çeşitli zorluklar ve tehlikeler içeren zorlu ve çetin bir yolculuktu.

Altına Hücum'un Batıya Doğru Genişlemedeki önemi neydi?

Altına Hücum, özellikle de 1849 Kaliforniya Altına Hücumu, Batıya Doğru Genişleme üzerinde önemli bir etkiye sahipti. Altının keşfi, batı bölgelerine büyük bir yerleşimci ve servet arayıcısı akını çekerek Kaliforniya ve diğer batı bölgelerinin yerleşimini hızlandırdı. Batı'da ekonomik büyümeyi, altyapı gelişimini ve nüfus artışını teşvik etti.

Kıtalararası Demiryolunun Batıya Doğru Genişlemeye katkıda nedir?

1869'da tamamlanan Kıtalararası Demiryolu, Amerika Birleşik Devletleri'nin doğu ve batı kıyılarını kesintisiz bir demiryolu hattı ile birbirine bağladı. İki bölge arasındaki ulaşım, ticaret ve iletişimi önemli ölçüde kolaylaştırarak yerleşimcilerin ve malların batıya doğru hareket etmesini kolaylaştırdı. Kıtalararası Demiryolu, Batıya Doğru Genişlemenin hızlandırılmasında ve ekonomik kalkınmanın teşvik edilmesinde hayati bir rol oynamıştır.

Batıya Doğru Genişlemenin Amerikan Yerli kabileleri için sonuçları neler oldu?

Batıya Doğru Genişlemenin Kızılderili kabileleri için yıkıcı sonuçları oldu. Yerleşimciler batıya doğru ilerledikçe, Amerikan yerlileri atalarının topraklarından sürüldü, bu da çatışmalara, toprak kaybına ve rezervasyonlara zorla yerleştirilmeye yol açtı. Birçok kabile Batıya Doğru Genişlemenin bir sonucu olarak önemli kültürel, sosyal ve ekonomik bozulmalar yaşadı.

Meksika-Amerika Savaşı Batıya Doğru Genişlemeye nasıl katkıda bulundu?

1846'dan 1848'e kadar süren Meksika-Amerika Savaşı, Amerika Birleşik Devletleri'nin Meksika'dan bugünkü Kaliforniya, Nevada, Utah, Arizona ve New Mexico, Colorado ve Wyoming'in bazı kısımları dahil olmak üzere geniş topraklar elde etmesiyle sonuçlandı. Bu toprak kazanımı Batıya Doğru Genişlemede çok önemli bir rol oynamış ve Manifest Destiny vizyonunu ilerletmiştir.

Batıya Doğru Genişleme Amerika Birleşik Devletleri'nin gelişimini nasıl şekillendirdi?

Batıya Doğru Genişlemenin Amerika Birleşik Devletleri'nin gelişimi üzerinde derin bir etkisi olmuştur. Geniş toprakların yerleşime açılmasına, yeni eyaletlerin kurulmasına, endüstrilerin büyümesine, ulaşım ağlarının genişlemesine ve yeni kültürel ve sosyal dinamiklerin ortaya çıkmasına yol açtı. Batıya Doğru Genişleme, ulusun kimliğini şekillendirmiş, ekonomik büyümeyi körüklemiş ve bugün bildiğimiz bitişik Birleşik Devletler'in nihai oluşumuna katkıda bulunmuştur.

William Clark ve Meriwether Lewis ile Amerika Batı'ya genişliyor yazımız burada son buldu. Benzer içerikler için: https://evrenatlasi.com/k/tarih-kultur/