Kafein yoksunluğu ile oluşan baş ağrıları, genellikle kafein tüketen bir kişinin tüketimi aniden bırakması veya alımlarını çok hızlı bir şekilde düşürmesinden sonra gelişir. Kafein tükettiğinizde yoksunluk baş ağrıları biter, ancak başka yolları ve tavsiyelerin olduğunu bilmekte yarar var. Bu yazımızda, kafein yoksunluğunun sebep olduğu baş ağrılarının nedenlerine, diğer semptomlara ve kafein yoksunluğunun ve bağımlılığının nasıl güvenli bir şekilde tedavi edildiğini ele alıyoruz.
Kafein yoksunluğu nedenleri
Kafein, dünyadaki en popüler psikoaktif ilaçlardan biridir ve birçok içecek ve yiyecekte bulunur. Merkezi sinir sistemi üzerinde etki yapan metilksantin uyarıcı sınıfına aittir.
Bu uyarıcıların etkileri:
- Metabolizmayı hızlandırır
- İdrar üretimini artırır
- Sindirim geliştirir
- Kalp atış hızını arttır
- Düz kasları gevşetir
- Uyanıklık süresini artırır
- Fiziksel performansı artırır
Bununla birlikte, kafein çeşitli şekillerde baş ağrısına neden olabilir veya katkıda bulunabilir. Bir analiz, insanların %50'sinin kafein yoksunluğu sırasında zonklayan şekillerde, yaygın bir baş ağrısı yaşadığını bildiriyor.
Bunun nedeni, kafeinin vazokonstriktif bir etkiye sahip olmasıdır, yani kan damarlarını daraltır ve kan akışını azaltır. Düzenli kafein tüketimi ile, kan damarları bu kısıtlamaya alışkın hale gelir.
Kafein azalmaya başladığında bir toparlanma etkisini tetikleyerek kan damarlarının genişlemesine neden olacaktır. Bu reaksiyon önemlidir, çünkü kan damarları tipik biçimdeki baş ağrıları başlamadan önce genişleme eğilimindedir.
Kafein ayrıca beyindeki ağrı modülatörleri olan adenosin reseptörlerini de bloke eder. Bu reseptörlerin bloke edilmesi, baş kısmındaki ağrının yayılmasını potansiyel olarak azaltabilir.
Kafeini düzenli tüketen kişiler, bu adenosin reseptörlerinin daha fazlasını üretme eğilimindedir, bu da kafeini bıraktıklarında baş ağrısı yaşama olasılığını artırır.
Kafein yoksunluğunda tedavi ve ilaçlar
Kafein yoksunluğu baş ağrısını dindirmenin en hızlı ve en kolay yolu kafein tüketmektir. Bununla birlikte, kafeini bırakmaya çalışan insanlar, kafein yoksunluğu baş ağrısını azaltmak için başka birkaç ilaç veya püf noktalardan yararlanabilir.
Reçetesiz ağrı kesici ilaçları almak
İbuprofen, aspirin ve asetaminofen gibi eczanelerde satılan ilaçlar, ağrı sinyallerini engelleyen ve birçok baş ağrısını hafifleten bileşikler içerir.
Bununla birlikte, ağrı kesici ilaçları haftada iki ila üç kereden fazla almak, aşırı ilaç kullanımına bağlı baş ağrısı olarak bilinen bir başka baş ağrısı türüne yol açabilir.
Bol su tüketmek
Dehidrasyon beynin büzülmesine neden olur ve bu da kafa tasındaki ağrı reseptörlerini durdurabilir. O nedenle bazen küçük bir dehidrasyon bile yoğun bir baş ağrısına neden olabilir.
Buz uygulamak
Bir bölgeye buz uygulamak alttaki kan damarlarını daraltır ve sinir sinyallerinin iletimini yavaşlatır.
Bir çalışmada, araştırmacılar, soğutulmuş bir boyun sargısının boyun bölgesine uygulanmasının, migren yaşayan katılımcılarda ağrıyı azalttığını göstermiştir.
Topikal mentol uygulanması
Mentol cildi uyuşturup ağrıyı azaltabilir. Alın bölgesinin üzerine birkaç damla seyreltilmiş nane esansiyel yağı sürülmesi etkili olabilir.
Dinlenmek
Uyku ve uyku bozuklukları birçok baş ağrısı türüyle ilişkilidir; bu, genellikle uyku ile baş ağrısı arasında bir bağlantı olduğu anlamına gelir. Her gece doğru miktarda kaliteli uyku uyumak genellikle baş ağrısını azaltır.
Ancak, çok fazla uyku uyumak veya çok sık uyku ilacı kullanmak baş ağrısını daha da artıracaktır.
Akupunktur
Araştırmacılar akupunkturun baş ağrısını nasıl hafiflettiğinden emin değil, ancak ağrı sinyallerinin iletimini yavaşlatabilir ve ağrı reseptörlerini kapatabilecek beyin yollarını aktive edebilir.
Aküpresür
Aküpresür, geleneksel Çin akupunktur tedavisine dayanan bir tekniktir. Vücutta kan dolaşımını iyileştirerek ve kas gerginliğini azaltarak baş ağrısını azaltmaya yardımcı olabilecek spesifik basınç noktalarını tetiklemeyi içerir.
Diyet takviyeleri
Araştırmacılar, potansiyel tedaviler veya baş ağrıları için önleyici seçenekler olarak birçok farklı besin takviyesi üzerinde araştırma yaptılar. Potansiyel olarak olumlu etkileri olan sadece bir avuç takviye olduğu düşünülüyor:
- Butterbur
- Koenzim Q10
- Riboflavin (B2 vitamini)
- Magnezyum
- Gümüşdüğme
Çoğu takviye uzun bir süre ve düzenli olarak kullanıldığında etkilerini gösterecektir.
Bitkisel takviyeleri denemeyi düşünen herkes ilk önce doktorlarıyla iletişim kurmalıdır, çünkü bazı takviyeler diğer ilaçlarla etkileşime girebilir. Ayrıca butterbur gibi diğerleri de potansiyel olarak zararlı yan etkiler gösterebilir. Örneğin "baş ağrısı" gibi.
Kafein yoksunluğunun diğer belirtileri
Kafein yoksunluğunun en sık görülen belirtisi baş ağrısıdır. Düzenli kafein tüketimini azaltan kişiler de aşağıdakilerle karşılaşabilir:
- Kaygı
- Sinirlilik
- Odaklanmada zorluk
- El titremeleri
- Yorgunluk ve uyku hali
- Depresyon hali
- Artan kalp atış hızı
- Mide bulantısı ve kusma
- Yüksek veya düşük kan basıncı
- Cilt kızarması
- Kabızlık
- Grip benzeri semptomlar
- Eklem ve karın ağrısı
- Kas sertliği
Bir kişinin kafein yoksunluğu sırasında yaşadığı semptomların şiddeti ve sıklığı, normalde ne kadar kafein tükettikleri ve kafeini ne kadar hızlı kestikleri ile ilgilidir.
Yalnızca 3 gün kadar kafein kullanmak kafein yoksunluğu semptomları yaşamak için yeterlidir. Bu semptomlar 7-14 günlük tüketimin ardından kötüleşir. 7-14 günlük tüketimden sonra bu kötüleşmeyle birlikte yoksunluk belirtileri yaşamak sadece 3 gün kafeine maruz kalabilir.
Bir araştırmaya göre, çoğu insan 12 ila 24 saat içerisinde yoksunluk semptomları geliştirir ve en ağır semptomları yaklaşık 20–51 saat içinde yaşar. Kafein yoksunluk belirtileri 2 ila 9 gün arasında sürebilir.
Yoksunluk baş ağrısı mı başka bir problem mi?
İnsanlar genellikle kafein yoksunluğu ağrılarını yaygın, kafa basıncını artıran bir baş ağrısı olarak tanımlarlar. International Headache Society, bir kafein yoksunluk baş ağrısını bir baş ağrısı olarak tanımlar:
- 2 haftadan fazla günde en az 200 miligram tüketenlerde son tüketimden 24 saat içinde başlar.
- 7 gün kafein tüketilmezse yoksunluk son bulur
- 100 mg kafein tüketildiğinde 1 saat içinde iyileşir
Doktorlar ayrıca belirtileri diğer baş ağrısı türleriyle uyuşmayan hastaların kafein yoksunluğu ağrısı çektiğini kolaylıkla teşhis edebiliyor.
Kafein bağımlılığı nasıl azaltılabilir
Kafein bağımlılığını azaltmanın en iyi yolu, her hafta kafein alımını yaklaşık %25 oranında azaltmak olmalıdır. Bunun için disiplinli bir program hazırlayabilirsiniz.
Kahve, çay veya soda içen kişiler, sevdikleri içeceklerin kafeinsiz versiyonlarına geçmeyi daha mantıklı bulabilirler. İnsanlar ayrıca kafeinsiz kahve ile kafeinli kahveyi karıştırmayı deneyebilir ve kafeinsiz kahvenin oranını zamanla artırabilirler.
Diğer bazı püf noktaları ve yaşam tarzı alışkanlıkları da insanların kafein bağımlılığını azaltmalarına yardımcı olabilir, örneğin:
- Kafeinli yiyecek ve içeceklerin kafeinsiz alternatiflerle değiştirilmesi
- Vücut ağırlığınıza göre su tüketmek
- Yeterince kaliteli uyku uyumak
- Düzenli egzersiz
- Sağlıklı, zengin yiyecekler yemek
- Stres azaltma tekniklerinin uygulanması
- Çikolata ve şeker gibi bir başka kafein kaynaklarından kaçınmak için bileşen etiketlerini okumak
Kafein yoksunluğu baş ağrıları, insanlar düzenli kafein alımını çok hızlı bir şekilde bıraktıklarında başlar.
Kafein yoksunluğu baş ağrıları önemli değildir ve insanlar genellikle kendi kendini tedavi edebilir.
Kafein bağımlılığını azaltmak isteyen insanlar bunu yavaş yavaş yapmalı. Her hafta yaklaşık% 25 oranında tüketimi azaltmak, yoksunluk baş ağrılarını ve diğer semptomların riskini azaltacaktır.
İyi uyumak ve bol su tüketmek gibi iyi tavsiyeleri uygulamak baş ağrısı riskini azaltmanın bir başka yoludur.
Aşağıdaki durumlarda baş ağrıları hakkında bir doktora görünmelisiniz:
- Şiddetli, sık veya kronik
- Kafeinin azaltma zamanıyla uyuşmayan baş ağrısı
- Kafein tüketilse de devam eden ağrı
- Kafeini kestikten sonra bir haftadan uzun süren ağrı
- Görme bozuklukları, konfüzyon, hafıza kaybı, ateş veya şiddetli kusma ve bulantı
